4 Nisan 2012 Çarşamba


Çocuklarda cinsel gelişim

Çocukların cinsel gelişim sürecinde aileler birçok zaman ne yapacaklarını bilemez, kimi zaman da paniğe kapılır. Oysa bu hassas konuda ailelere düşen, farklı dönemlere ayrılan cinsel gelişim süreci hakkında doğru bilgilenmek ve sakin olmak. Acıbadem Hastanesi Kadıköy Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Zerrin Topçu bebeklik dönemi ve sonrasında ergenliğin çocuklarda cinsellik konusunda bilinmesi gerekenleri anlattı.

Bu  konuda ailelere düşen, farklı dönemlere ayrılan cinsel gelişim süreci hakkında doğru bilgilenmek ve sakin olmak. Acıbadem Hastanesi Kadıköy Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Zerrin Topçu bebeklik dönemi ve sonrasında ergenliğin çocuklarda cinsellik konusunda bilinmesi gerekenleri anlattı.

Hepimiz cinsel kimliğimizle birlikte doğuyoruz. Hepimizin cinsel dürtüleri var ve bu dürtüler yaşam boyu devam ediyor. Ancak cinselliğin temellerinin ne zaman atıldığına bakıldığında çocukluğa kadar inmek gerekiyor. Doğumla başlayıp, ergenlik dönemi ile tamamlanan bu süreç içerisinde ebeveynlerin bilgilendirmeleri ve yaklaşımları çok önem taşıyor. Peki çocukların hangi yaş dönemlerindeki hangi davranışlarına karşın nasıl bir tutum takınmak gerekiyor? Pek çok kişinin korku, tedirginlik ve kararsızlıklarının temelinde bilgisizliğin yattığını söyleyen Acıbadem Hastanesi Kadıköy Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Zerrin Topçu bebeklik dönemi ve sonrasında ergenliğin çocuklarda cinsellik konusunda bilinmesi gerekenleri anlattı.

Asıl cinsel gelişim dönemi 2,5-6 yaş arası okul öncesi dönemde gözleniyor. Erkek ve kız çocuklarda merakla birlikte sorgulamalar gözleniyor. Örneğin kızlar neden kendilerinde penis, çocukların söylemiyle "pipi"sinin olmadığını annelerine sormaya başlıyor. Cinselliği yavaş yavaş keşfetme çabası içinde olan çocuklar birbirlerinin cinsel organlarını merak ediyor ve bakıyor. Cinsellikle ilgili düşünsel içerik bu dönemde oluşuyor.

Aynı dönemde anne ve babaya ilgi de oluşuyor. Kız çocuğu babaya yakınlaşırken anneyi kendine rakip olarak görüyor ve erkek çocuk da tam tersine anneye yakınlaşıyor ve babayı rakip olarak görüyor. Çocukların bu dönemde anne ve babalarına "benimle evlenir misin" sorusunu çok sık sorduğu gözleniyor. Aslında cinselliğin de en rahat ve açık yaşandığı yaş 3-6 yaş arasında oluyor, merak edilen her konu rahatlıkla dile getirilebiliyor.http://www.bebek.com/cinsel_gelisim/cocuklarda_cinsel_gelisim

Okul Öncesi Çocuklarda Duygusal Gelişim

Duygu, bireyin iç ve dış dünyadan etkilenmesi sonucunda genel olarak “hoşlanma” ya da “acı duyma” biçiminde beliren tepkilerdir. Bireyin temel gereksinmeleriyle ve onun bir sonucu olan davranışlarla ilgilidir. Duyguları incelemek insan davranışına egemen olmayı kolaylaştırır. Duygunun birdenbire ve şiddetli olanlarına “coşku (heyecan)” denir. Korku, öfke, üzüntü ve sevinç, şiddetli olanlarına da coşku denir. Korku, öfke, üzüntü ve sevinç coşkunun ayrı birer türüdür.
Hoşlanma ve acı duyma duyguları çocukta doğumla birlikte görülür. Yeni doğan çocuğun hoşlanma ve acı duyma duyguları özellikle yıkanırken açık olarak görülür. Alıştıktan sonra ılık suda yıkanırken hoşlanma belirtileri göstermesi bunu kanıtlar.
Çocuk doğumundan sonra ilk tepkisini ağlayarak gösterir. Çocuk altı ıslandığı, üşüdüğü, sancılandığı ve acıktığında, ağlayarak elemini belli etmeye çalışır. İkinci yaşın sonuna doğru elem veren durumlara karşı çocuğun öfkelenmesi belirgin bir duygu olarak ortaya çıkar.1-2 yaşındaki bir çocuğun elindeki oyuncağı alındığı zaman ağladığı, tepindiği, kendini yerlere attığı görülebilir.
Okul öncesi çağı bütün duygu türlerinin ortaya çıktığı çağdır. Öfke, kıskançlık, yabancılara ya da bazı kimselere karşı nefret, inatçılık bu çağda kendini en yoğun biçimiyle gösterir. Aile çevresinin, bu tür duyguların oluşmasında büyük etkisi vardır. Bu yüzden çocuklar arasında oldukça bireysel ayrılıklar görülür.

Çocuk öfke gösterisiyle istediklerini elde etmeyi öğrenince, öfkenin çocukta yerleşmeye başladığı görülür. Sevmediği bir işin yapılması kendisinden istendiğinde, çocuk öfkelenince bundan vazgeçilirse, gelecek kez çocuğun yine öfke yoluyla karşı koyduğu görülür. Böylece çocuk öfkelenmeye koşullanır. İlk çocukluk çağı, çocuklarda kıskançlığın beslendiği çağdır. İlk çocukluk çağında, ana-babanın ya da yakınlarının yakın ilgisini, kendisinden başkalarına çevirmelerine yönelen bütün davranışları, çocukta kıskançlığın doğmasına ve çevrilen ilginin oranına göre de yeğinleşmesine neden olur.
http://www.psikologankara.net/okul-oncesi-cocuklarda-duygusal-gelisim.html

ÇOCUK VE SOSYALLEŞME


     “Lütfen ve teşekkür ederim demek”,”sırasını beklemek”,”kolunun yerine bir mendile burnunu yada ağzını silmek”,”diğer çocuğu aniden itmek yerine ondan oyuncağını geri vermesini rica etmek”.Çocuğun sosyalleşme sürecine bağlı olan birkaç davranış örneği.Burada ,bir süreçten söz ediyoruz.Küçük yaşlardan başlayarak çocuk,gitgide neleri yapıp yapmaması gerektiğini ,kuralları,gelenekleri ve içinde yaşadığı toplumun değer yargılarını öğrenir.
     Sosyalleşme,çocuğun gelişiminin önemli bir parçasıdır.İleride sosyal çevre ile uyum sağlamış bir birey olması,buna bağlıdır.Sosyalleşme,kendiliğinden olan,mekanik bir süreç değildir.Çocuğa bu konuda rehberlik edilmeli ve belli bir disiplin kazanmasına çalışılmalıdır.Bununla beraber,çocuğun bu süreçle ilgili gösterdiği çaba ve işbirliği,onun eğitiminden sorumlu kişilerce cesaretlendirilmelidir.Çocuğun işbirliği,sizin ve çocuğunuzun eğitiminden sorumlu kişilerin onunla kuracağı sıcak ve onaylayıcı bir tutumla gelişir.

SOSYALLEŞMENİN ŞARTLARI

1-     Sosyal becerileri geliştirmek: Sosyal becerilerin gelişimini etkileyen bazı faktörler vardır:
     
·          Çocuğun mizacı. Bazı çocuklar,diğerlerine göre daha sosyaldirler ve böylece,çevrenin daha fazla ilgi ve sempatisini toplarlar.Sıcak kişiler-arası ilişkileri,sosyal beceri gelişimini kolaylaştırır.
·          Yakın ilişkilerin niteliği.  Çocuğun diğerleriyle yakın ilişkiler kurma olanağına sahip olması,belli bir sosyalliği garantiler,çünkü;başkaları ile iyi ilişkiler kurması konusunda gerekli olan güveni çocuğa verir.Diğer başka yetişkinlerle güvene dayalı ilişkiler kurma şansı olan çocuk,toplumda kabul edilen sosyal davranışları öğrenir.
·          Çevrenin izlenimi.  Çocuk,daha bebekken,çevresindekiler,onun ihtiyaçlarına cevap verebilmek için kullandığı jest ve mimikleri anlamlandırmalıdırlar.İhtiyaçlarının doyurulması ve saygı duyulması,onu başkalarına açılmaya ve sosyal becerilerini geliştirmeye iter.
·          Psikomotör gelişim. Psikomotör becerileri ve kapasitesi sayesinde çocuk,çevresiyle olan ilişkilerini çeşitlendirebilir ve başka kişileri tanıma olasılığını arttırarak sosyal ilişkilerini zenginleştirir.
·          Bilişsel gelişim. Bilişsel beceriler,çocuğu, yavaş yavaş egosantrik bakış açısından uzaklaştırarak,başkalarının duygu ve ihtiyaçlarını daha iyi anlamasına ,dolayısıyla,onlarla daha iyi ilişkiler kurmasına olanak tanır.

2-     İletişimi geliştirmek: Kendini iyi ifade etme ve başkaları tarafından anlaşılma isteği,çocuğu “sözlü” ve “sözsüz” iletişim tarzını geliştirmeye iter.Etkili biçimde iletişim kurmayı bilmek,sosyal becerilerin gelişiminde önemli bir rol oynar.Burada,yetişkinlerin desteği ve yardımı çok önemlidir.
3-     Yaşıtlar ile ilişkiler: Çocuklar,6 aydan itibaren,diğer çocuklarla sınırlı,fakat,ahenkli ilişkiler kurabilirler.Örneğin ; 6 aylık bir bebek,bir yandan biberonla sütünü içerken,bir yandan da oyuncaklarını alıp vererek eğlenebilir.10-12 aylık bir bebek,diğer bir bebek ağlıyorsa,kendisi de gözyaşlarına boğulabilir.13-14 aya doğru,ağlayan başka bir çocuğu okşayabilir ya da sarılabilir.18 aya doğru,bir diğer çocuğu, kırık olan oyuncağını kendi sağlam oyuncağı ile değiştirerek teselli edebilir.Bu örnekler,çocuğun çok küçük yaşlarda bile çevresindekilere karşı ne kadar hassas olduğunu göstermektedir;özellikle çocuklara karşı.Yaşıtı çocuklarla beraber olabileceği bir ortam,çok önemlidir,çünkü;çocuğa,gözlemleme,taklit etme ve sosyal yeteneklerini ifade etme fırsatı verir.



PİAGET’İN ZİHİN GELİŞİM DÖNEMLERİ

Piaget kendisine şu soruyu sormuştur: Çocuklar dünyaya geldiklerinde hiç bir şey bilmezler. Peki ne oluyor da bu durumdan yetişkin gibi düşünme düzeyine ulaşabiliyorlar?

Sorunun cevabı: “Zihin Gelişim Dönemleri”dir.

Başlıca 4 temel kuralı şudur:
- Evreler değişmez bir şekilde, değişmez bir sıra ile ortaya çıkarlar.
- Evreler bir hiyerarşi oluştururlar.
- Gelişim oranlarında farklılıklar vardır.
- Gelişim Kuramı her evre için tipik olan gelişim özelliklerini belirtir.

Piaget “Zihinsel Gelişim”i 4 evrede incelemiştir.






ÇOCUKLARDA GELİŞİM EVRELERİ


ÇOCUKLARDAKİ GELİŞİM EVRELERİ
A-BİLİŞSEL GELİŞİM
                   İlk İki Yılda Görülen Bilişsel Gelişim : Bebek doğumunun ilk gününden itibaren çevresini keşfetme çabasına başlar. Keşif çabasında kullandığı temel araçlar doğuştan getirdiği duyusal ve hareketsel yeteneklerdir. Bilişsel gelişimin aşamalarından birini çocuk nesnelerin değişmezliğini keşfederek başarır. Önceleri bebek için nesne ancak kendi görsel alanı içindeyken vardır. Nesne ortadan kaldırılınca nesnenin yok olduğunu artık var olmadığını düşünür. Bir yaşına doğru çocuk nesnenin değişmezliği kavramını anlamaya başlar ve göz önünden kaldırılan bir nesneyi etrafına veya masanın altına bakarak arar. Değişikliklerin olabilmesi için çocuğun çevreyle etkileşim içinde olması gerekir. Olgunlaşma çocuğun sinir sistemini geliştirerek onun daha karmaşık algılamalar yapabilecek düzeye gelmesini sağlarken, çocuğun çevresiyle duyusal ve hareketsel etkileşim yapması bilişsel gelişimin temelinde yatan öğrenme deneyimlerini oluşturur.